İleri yaştaki bireylerde doğru teknoloji kullanımı neden önemli?

23.06.2025 - Pazartesi 14:51

Hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen teknoloji kullanımı, ileri yaştaki bireyler için de önemli fırsatlar sunuyor. Yaşlı bireyler için dijital teknolojinin sosyal bağlantıları artırmak ve yaşlanmaya bağlı zorlukları hafifletmek için önemli bir araç olabileceğini belirten İstanbul Atlas Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. T. Gül Şendil, sosyal izolasyon ve yalnızlıkla baş etmede dijital teknolojiden doğru şekilde yararlanmanın önemini vurguladı. Dijital araçların, özellikle görüntülü görüşme, e-posta ve sosyal medya gibi uygulamaların, bireylerin aile ve arkadaşlarıyla bağlarını güçlendirebileceğini kaydeden Prof. Dr. Şendil, dijital okuryazarlık ve doğru teknoloji kullanımı gibi konularda bilinçli olmanın altını çizdi.

İstanbul Atlas Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. T. Gül Şendil, ileri yaşlarda teknoloji kullanımına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Dijital teknolojilerin etkileri, herkes için farklı olabiliyor

Dijital teknolojinin, her yaştan bireyin iletişim, etkileşim ve günlük yaşamlarını şekillendirme biçimlerini önemli ölçüde etkilediğini belirten Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Çocuk ve ergenlerin sosyal medya platformlarına yoğun ilgisinden yaşlı bireylerin bağımsızlıklarını artırmak için dijital araçları kullanmasına kadar teknoloji, modern yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Bununla birlikte, dijital teknolojinin bireylerin iyi oluşu üzerindeki etkileri herkes için aynı değildir. Bu etkiler, teknoloji kullanım şekli, bireysel özellikler ve çevresel faktörlere göre değişkenlik göstermektedir” dedi.

Dijital teknolojiler yaşlı bireyler için fırsatlar sunabilir

Yaşlı bireyler için dijital teknolojinin sosyal bağlantıları artırmak ve yaşlanmaya bağlı zorlukları hafifletmek için önemli bir araç olabileceğini belirten Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Sosyal izolasyon ve yalnızlık, yaşlı bireylerde sık görülen sorunlardır ve bu durumlar, depresyon ve yaşam memnuniyetinin azalmasıyla ilişkilidir. Dijital araçlar, özellikle görüntülü görüşme, e-posta ve sosyal medya gibi uygulamalar, bireylerin aile ve arkadaşlarıyla bağlarını güçlendirebilir. Ancak, dijital okuryazarlık eksikliği, karmaşık arayüzler ve yaşlanmaya dair olumsuz algılar, yaşlı bireylerin bu avantajlardan tam anlamıyla yararlanmasını zorlaştırmaktadır. Araştırmalar, daha kolay anlaşılabilir ve kullanımı basit tasarımlar, yaşlı bireylerin ihtiyaçlarına yönelik özel eğitim programları ve toplum temelli destek mekanizmalarının bu sürece önemli katkılar sunduğunu göstermektedir” diye konuştu.

Zihinsel ve duygusal sağlığı da destekliyor

Toplum temelli destek mekanizmalarının, yerel toplulukların yaşlı bireylere teknoloji eğitimi sağlaması, gönüllü rehberlik hizmetleri sunması ve erişilebilir teknoloji imkanları oluşturması gibi girişimleri içerdiğini kaydeden Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Bu tür çözümler, yaşlı bireylerin hem yaşam kalitelerini artırmaya hem de sosyal bağlarını güçlendirmeye önemli ölçüde yardımcı olmaktadır. Dijital araçlarla zaman geçirmek, yalnızca sosyal bağları güçlendirmekle kalmaz, aynı zamanda zihinsel ve duygusal sağlığı da destekleyebilir. Özellikle bu araçları yeni şeyler öğrenmek veya yaratıcı faaliyetler için kullanan yaşlı bireyler, zihinlerini aktif tutma ve hayatlarına anlam katma açısından büyük faydalar sağlayabilir” dedi.

Temel dijital beceriler öğrenilebilir

Ancak bu sürecin genellikle aile üyelerinin desteğine veya yerel toplulukların sunduğu eğitim ve rehberlik programlarına bağlı olduğunu ifade eden Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Örneğin, yaşlı bireyler, teknoloji kullanımında karşılaştıkları sorunları çözmek için ailelerinin sabırlı bir şekilde rehberlik etmesine ihtiyaç duyabilir veya yerel toplum merkezlerinde düzenlenen teknoloji eğitimlerine katılarak temel dijital beceriler öğrenebilir. Bu tür dış destekler, onların dijital dünyaya daha rahat uyum sağlamalarını ve bu araçlardan tam anlamıyla fayda sağlamalarını mümkün kılar. Bu nedenle, yaşlı bireylerin dijital dünyaya uyum sağlayabilmeleri için onların ihtiyaçlarını bir bütün olarak ele alan bir yaklaşım büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.

Dijital teknolojinin nasıl kullanıldığı önemli

“Dijital teknolojinin nasıl kullanıldığı, ne kadar kullanıldığından çok daha önemlidir” diyen Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Örneğin, anlamlı içerik paylaşmak, eğitimle ilgili faaliyetlere katılmak veya sosyal ilişkileri sürdürmek gibi bilinçli ve aktif kullanım, genellikle olumlu etkiler yaratırken; uzun süre ekrana bakmak ya da sadece zaman geçirmek için kullanmak gibi aşırı veya amaçsız teknoloji kullanımı genellikle zararlı sonuçlara yol açabilir” uyarısında bulundu. 

Yalnızlık, kaygı ve depresyon, olumsuz etkilere açık hale getiriyor

Dijital teknolojinin bireyler üzerindeki etkisinin, kişinin kişisel özelliklerine, ruhsal durumuna ve çevresinden aldığı desteğe bağlı olarak değişebildiğini ifade eden Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Örneğin kendine güvenen, sağlıklı bir ruh hali içinde olan ve geniş bir arkadaş veya aile desteği bulunan bireyler, dijital araçları daha verimli bir şekilde kullanarak olumlu sonuçlar elde edebilir. Buna karşılık, yalnızlık hisseden, kaygı veya depresyon gibi ruhsal zorluklar yaşayan ya da yeterince sosyal desteği olmayan bireyler, dijital teknolojinin olumsuz etkilerine daha açık hale gelebilir” dedi.

Gençlerin yardımıyla kuşaklar arası bağlar güçlenebilir

Bu bulguların teknoloji geliştiricileri, politika yapıcılar ve yerel yönetimler için önemli mesajlar içerdiğini vurgulayan Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Yaşlı bireylerin dijital teknolojilere daha kolay erişim sağlaması için daha uygun fiyatlı cihazların sunulması, basit ve anlaşılır teknolojilerin geliştirilmesi ve yerel topluluklar tarafından destek programlarının organize edilmesi gerekir. Ayrıca, gençlerin yaşlı bireylere cihazların kullanımı konusunda yardım ettiği projeler hem yaşlı bireylerin teknolojiyi benimsemesine hem de kuşaklar arasında sosyal bağların güçlenmesine katkı sağlayabilir” tavsiyesinde bulundu.

Uygun stratejiler geliştirilmeli

Dijital teknolojinin, yaşamın farklı evrelerinde bireyler için hem fırsatlar hem de zorluklar sunduğunu ifade eden Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Paydaşlar, bu fırsatları maksimize etmek ve riskleri minimize etmek için dengeli, erişilebilir ve amaca uygun stratejiler geliştirmelidir. Bu çabalar, yaşam kalitesini artıran ve herkes için daha kapsayıcı dijital çözümler sunan bir geleceğin kapılarını aralayabilir” diyerek sözlerini tamamladı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

YORUM YAZ